Erikli Sahil: Yerinde Gördük, Artıları ve Eksileri

Herkese merhabalar! Capsulmag ekibi olarak bu hafta sonu, özellikle sosyal medyada videoları çok sık dönen ve ilgiyle izlenen Erikli Sahil bölgesine gittik. Acaba videolarda göründüğü kadar iyi mi? Türkiye’nin Maldivleri sayılabilecek bir denize mi sahip? Kamp için uygun bir yer mi? İşletmelerde istenen fiyatlar nedir? Hepsini sizin için deneyimledik ve yazdık! Bu arada işletmeleri tek tek gezerek fiyat aldık. Yazıda hepsine değineceğiz.

Şimdi, Erikli Sahil’e deniz tatili veya kamp yapmak için gitmek isteyenler varsa, internette kolay kolay bulamayacağınız bu bilgileri okuduktan sonra bu fikri yeniden düşünebilirsiniz.

Öncelikle Yolla Başlayalım! Erikli Sahil Nerede ve Oraya Nasıl Gidilir?

Erikli sahil, Edirne’nin Keşan ilçesine bağlı olan Erikli’de yer alır. Buraya otobüs veya arabayla ulaşım sağlamanız mümkün.

Biz Cuma akşamı İstanbul’dan saat 18:30’da Edirne Erikli’ye gitmek üzere yola çıktık. Ancak malum Cuma trafiği ve yolda olan birkaç kaza üzerine sadece İstanbul’dan çıkmamız iki saat sürdü. Yani, normalde 3,5-4 saatte gidilecek bir yolu biz tam 6 saatte gittik. Ama neyse ki yol üzerinde dinlememiz için çok uzak mesafeli olmayan dinlenme alanları mevcuttu.

Gece yarısı Erikli’ye vardığımızda önceki gün rezervasyon yaptığımız kamp alanına gittik. Ve bu dakikadan sonra buradaki işletmelerin sosyal medyada görünen sahte yüzü yerine gerçek yüzünü gördük!

Erikli Sahil Kamp Alanları: Fiyat, Konaklama Şartları ve Daha Fazlası

Yazıya bu başlık altında devam edelim ki daha anlaşılır olsun. Oraya vardığımızda ilk iş, bir gün önce rezervasyon yaptığımız Flamingo Camping’e gitmek oldu. Zaten gece oldukça geç bir saate oraya gitmiştik. Yol yorgunluğu, uyku hali derken artık çadırlarımızı kurup dinlenmek istiyorduk. Ancak kamp alanına girer girmez çok ağır bir gider kokusu karşıladı bizi. Park alanına gittiğimizde mekandaki çalışanlar rezervasyonumuz olup olmadığını sordu.

Rezerve ettirdik demiştik ama kamp alanı denize çok uzaktı. Yani, çadırlarımızı kuracağımız yer ile deniz arasında neredeyse 6-7 dakikalık bir yürüme mesafesi vardı. Deniz kampı yapmayı sevenler ve bunu sık sık yapanlar çok iyi bilir ki, çadırlarınızı denizin kenarına kurmanın keyfi bir başkadır. Bu nedenle tesisin denize bu kadar uzak olması motivasyonumuzu düşürmüştü. Üstelik, onlara ait olan beach’i yine belli bir ücret ödeyerek kullanmak zorundasınız.

Yani, hem yeşil bir alanda çadır kurmak için para verecektik hem de gün içinde beach’i kullanmak için. Aslında halk plajına eşyalarımızı toplayıp gideriz diye düşündük ama o uzaklıktaki bir yer için bu neredeyse işkence olurdu.

Erikli Sahil’de İkinci Durağımız

Hem fiyatı fazla hem de olanakları çok kötü bulduğumuz için buradaki rezervasyonumuzu iptal edip, gecenin köründe başka bir kamp alanı aramaya başladık. Yol üzerinde insanların yoğunluklu olarak çadır kurdukları bir yer görmüştük ve burası muhtemelen ücretsiz olarak kullanılan bir yerdi ancak tam yol üzerindeydi ve pek güvenilir görünmüyordu. Bu nedenle o seçeneği uygulama düşüncesini hemen aklımızdan çıkardık. Arabayla biraz ilerledikçe yine aynı güzergahta farklı kamp alanları gördük. Buralar da belli işletmelerin kontrolü altındaydı tabi.

Erikli camping, yeşil camp ve diğer alanlar bu hizada sıralanıyordu. Erikli Camping’de doğru düzgün bir muhatap bulamadığımız için Yeşil Kamp adıyla hizmet veren diğer işletmeye geldik. Sonunda burada kalmaya karar verdik. Çünkü artık saat gittikçe geç oluyordu ve biz iyice yorulmuştuk.

Erikli Sahil Kamp Alanı Fiyatları

Erikli sahil kamp alanları fiyatı gecelik minimum 750 TL. Bu fiyat kişi başı ödenen bir ücret. Bazı işletmeler de örneğin Yeşil Kamp, çadır sayısı kadar fiyat alıyor. Ancak orada da eğer çadırınız büyükse bu gecelik fiyatın iki katını ödüyorsunuz. Nedeni ise, küçük çadırlara göre daha fazla yer işgal etmeniz. Çok ama çok saçma bulduk. Gittiğimiz işletmeye artık neredeyse sabah oldu, bizden bu üç saatlik uyku için tam gün fiyatı mı alacaksınız dediğimizde, ”Lavaboyu kullanacaksınız sonuçta!” gibi bir cevap aldık.

Aslında bu fiyatlarla burada da konaklamazdık ama yukarda bahsettiğimiz gibi videolara güvenip, yola çıktık ve sunulan olanaklar ile fiyatları görünce hüsrana uğradık.

Burada Süreç Nasıl İlerledi?

Hemen o anda ödemeyi yaptıktan sonra bizim için ayarladıkları alana geldik. Ortada salon adını verdikleri bir beton zemin vardı ve çadırlarımızı bu beton zeminin etrafına konumlandırmak zorundaydık. Ertesi gün biraz geriye kurduğumuz için bir çalışan bizi uyardı! Biraz geriden kastımız, yarım metre kadar!

Yeşil Kamp’ta kendi kurdukları çadırlar ve bungalov tarzında küçük ahşap evler de vardı. Bu evlerde veya kurdukları çadırlarda konaklama fiyatı ise 2,500 TL. Hemen fikrimizi söyleyelim, asla değmez!

Lavabo ve duşları çok pis değildi. Tek motivasyon kaynağımız buydu inanın. ”Neyseki lavabo ve duş alanları çok pis değil, az pis!” diyerek avuttuk kendimizi. 😂 Bununla birlikte diğer işletmelere nazaran denize biraz daha yakın olması diğer bir motivasyon kaynağımızdı.

Sabah olduğunda aşırı sıcaktan bunalıp hemen denize gidelim dedik. Sahile yaklaşık iki üç dakika yürüyerek gidebiliyorsunuz. En azından Flamingo Camping‘de olduğu gibi yoldan geçip, uzun bir süre yürümek zorunda kalmıyorsunuz. Zaten güzergahınız hemen halk plajına çıkıyor. Tabi ki, Yeşil Kamp’ın da beach’i var ama ücretli!

Yani, demeyelim demeyelim dedik ama yahu, bu kadar her şeye para ödemek istesek, niye kamp tatili yapalım! Tamam, doğa ile iç içe olma arzusu elbette ağır basıyor ama biraz da ekonomik oluşu cazip kılıyor bu tatil şeklini. Zaten, özellikle son birkaç senedir yaz aylarında kamp tatilinin bu kadar popülerleşmesinin sebebi, insanların ekonomik bir şekilde doğa ile iç içe tatil yapabileceklerini fark etmiş olmaları.

Bu nedenle, gerçekten Erikli’deki ücretli kamp alanlarının en azından kendi çadırını kuracak olan misafirleri için daha uygun fiyatlar sunması ve beach hizmetini de ”yine en azından” orada konaklayan misafirlerine indirimli uygulamaları daha iyi olurdu.

Erikli Sahil Anlatıldığı Kadar Var Mı?

Öncelikle deniz, sabah saatlerinde tıpkı videolarda gördüğünüz gibi berrak ve temiz. Ancak öğleden sonra çok fazla bulanıklaşıyor ve içinde ahşap parçalarından tutun pet şişeye kadar bir kirlilik oluşuyor. Yüzmeyi bırakıp, denizi temizlemeye yeltendik bir ara. Poşetler, pet şişeler… Bu tabi ki denizin suçu değil, o nedenle denize bir lafımız yok! Sadece burada insanlar hala doğaya nasıl davranmaları gerektiğini öğrenememişler.

İzleyebileceğiniz güzel bir manzara yok. Bununla birlikte, civarda da gezip, keşfedebileceğiniz yerler veya etkinlik alanları bulunmuyor.

Bunların dışında plaj tamamen kum denizin içi de öyle. Çok fazla dalgalı olmadığı için rahatlıkla yüzebiliyorsunuz. Bununla birlikte, kıyıdan üç beş adım ilerlediğinizde derinlik boyu aşıyor. Yani, yüzme bilmeyenler için bu biraz can sıkıcı olabilir.

Bir Daha Gelir Miyiz?

Çadır kurup kamp yapmak için Erikli Sahil’e İstanbul’dan gelmek? Ekipte tam 8 kişi vardı ve hepimiz birbirimize sorduk. Aynı cevabı aldık: Değmez! Yani, kamp yapacaksanız onca yol kat etmenize değmeli. Eğer, bir sebeple Edirne veya civarına geldiyseniz, belki bir iki gün burada bu deneyimi yaşayabilirsiniz. Ancak samimiyetle söyleyebiliriz ki, yine bir ”sosyal medyada görünen ve gerçekte olan” klişesini yaşadık.

Tüm bunlara ek olarak bizim ekip tamamen genç ve birçok kamp deneyimi yaşamış insanlardan oluşuyordu. Etrafımızda konakladığımız süre boyunca, birçok çocuklu aile vardı. Onların her şeyden inanılmaz keyif aldığını fark ettik. Bir nevi piknik gibi bir havası vardı ortamın çünkü. Buna dayanarak, burası çocuklu ve geniş aileler için doğa ile iç içe bir tatil olarak önerilebilecek yerlerden olabilir diye düşünüyoruz. Tabi, geceliği için bu fiyatları ödemek isteyen ailelere… Ancak dediğimiz gibi, biz bu kadar deneyim ve beklentiden sonra Erikli Sahil Kamp Alanları’nda ne yazık ki hayal kırıklığına uğradık.

Gitmeden önce bir kere daha düşünün deriz!

İlginizi çekebilir: ”Akçakese’de Kamp Yapmadan Önce Bu Yazıyı Okuyun!”