içinde

İzledikten Sonra Yok Artık Dedirtecek Bilim Kurgu Filmleri

İzledikten Sonra Yok Artık Dedirtecek Bilim Kurgu Filmleri

Bilim kurgu sineması, film tutkunları arasında hala en çok sevilen türlerden biri olarak popülerliğini sürdürüyor. Capsulmag olarak, IMDb’de kullanıcı oylarıyla belirlenen en iyi bilim kurgu filmlerini derledik. Bu filmler size, izledikten sonra yok artık dedirtecek!

Post-apokaliptik evrenler, yapay zeka ve makinelerle mücadele, zamanda yolculuk, boyutlar arası geçişler ve dünya dışı varlıklar gibi unsurlar, bilim kurgu filmlerinin evreninde sevdiğimiz ve zihinlerimizde yer eden dinamiklerin sadece birkaç örneği. Listemiz, tüm bu dinamikleri yeniden keşfetmenize yarayacak filmlerle dolu! Bizden söylemesi 😊

İşte IMDb kullanıcılarının oylarıyla belirlenen en iyi bilim kurgu filmleri

Back to the Future (Geleceğe Dönüş) : IMDb: 8,5

Bu bilim kurgu filmler arasında yer alan en sevilen filmlerden birisidir. 1985 yılında yayınlanan ve günümüzde hala ikonikleşmiş olan Back to the Future üçlemesinin ilk filmi, alışılmadık icatlarla uğraşan Dr. Emmett Brown (Christopher Lloyd) ile lise öğrencisi Marty McFly’ın (Michael J. Fox) arasındaki dostluğu konu alır. Dr. Brown, zaman makinesini icat etmek için plütonyuma ihtiyaç duyar ve bu yüzden başı belaya girer. Marty ise silahlı bir çeteden kaçarken saatte 88 mil hıza ulaşan DeLorean DMC-12 ile birdenbire kendini 1955 yılında bulur.

1955 yılında Marty, komik olaylarla karşılaşırken 1985 yılına geri dönmek ve Dr. Brown’un vurulmasını engellemek için sınırlı bir zamanı olduğunu fark eder. Marty, anne ve babasının tanıştığı okul balosunda sahne alan bir grubun solisti tarafından eli yaralandıktan sonra sahneye çıkar ve unutulmaz anlardan biri haline gelen Chuck Berry’in “Johnny B. Goode” şarkısını söyler. Bu ikonik sahneyi kaçımız unutabilir ki?

Back to the Future, macera, komedi ve dostluğun gücünü Marty’nin zaman içinde yolculuk yaparken kendi kaderini şekillendirdiği bir şekilde yansıtır. Bu film, kalpleri ısıtan hikayesi ve unutulmaz anlarıyla tüm yaş gruplarından izleyicileri büyülemeye devam eden zamansız bir başyapıttır.

The Matrix (Matrix): IMDb: 8,7

Önemli bir yazılım şirketinde çalışan Thomas Anderson (Keanu Reeves), geceleri “Neo” takma adıyla hackerlık faaliyetlerine girişirken aynı zamanda Matrix’i araştırmaktadır. Tesadüf eseri olarak, Trinity ve Morpheus ile karşılaşan Neo, yaşadığı gerçekliğin beyninde gerçekleşen bir simülasyondan ibaret olduğunu fark eder. Kendisini bu simülasyondan kurtarmak için Morpheus ve Trinity’nin ekibine katılır.

Neo, gerçek dünyada ilk nefesini aldıktan sonra tekrar Matrix’e döner. Bu süreçte Matrix’in ne olduğunu anlayan ve kurtuluşunun nedenini öğrenen Neo, yeni kimliğini anlamlandırmaya çalışır.

Matrix, büyüleyici bir evrene sahip olan ve insan zihninin gerçekliği sorgulayan bir yapıdır. Neo’nun yolculuğu boyunca, izleyiciler Matrix’in derinliklerine indikçe, gerçeklik ve illüzyon arasındaki ince çizgiyi keşfeder. Film, görsel efektlerin ustalıkla kullanıldığı aksiyon sahneleriyle, karmaşık bir hikaye anlatımı ve derin felsefi temalarıyla izleyicileri büyüler.

Bu efsanevi seri, Matrix evrenine dönüş yaparak heyecan verici bir yolculuğa çıkarırken, bilim kurgu tutkunlarının heyecanını yeniden alevlendirmeyi başarıyor.

Ayrıca en iyi bilim kurgu filmleri arasında ilk 10 sırada yer alır.

“Interstellar” (Yıldızlararası) : IMDb: 8,7

Christopher Nolan’ın büyük ses getiren filmleri arasında, uzay filmlerinin döneminde büyük bir etki yaratan Interstellar da yer alıyor. Filmin başrollerinde Matthew McConaughey, Anne Hathaway, Jessica Chastain ve Michael Caine’in olduğu bir ekip var. Hikaye, alternatif bir gelecekte iklim sorununun yaşanması ve insanlığın hayatta kalabilmesi için başka bir gezegenin araştırılmasına odaklanır.

Bu arayış sırasında, uzayda keşfedilen bir solucan deliği insanlığın umudu haline geliyor. Bir grup astronot, bu solucan deliğinden geçerek boyut değiştirerek daha önce keşfedilmemiş yerlere ulaşmayı ve Dünya’ya alternatif yaşam alanları bulmayı hedefler. Ancak, burada geçen bir saat, Dünya’da yedi yıl kadar bir zaman dilimine denk gelir. Bu durumda, zamanla karşı karşıya bir mücadele başlar.

Interstellar, insanlığın evrende yolculuk yaparken zamanın anlamını ve kıyasıya bir mücadeleyi sorgulayan büyüleyici bir film olarak karşımıza çıkıyor. Christopher Nolan’ın yönetmenlik becerisiyle birleşen filmde, görsel efektler ve derin karakter anlatımları bir araya gelmiş. İklim krizi, insan doğası ve aile bağları gibi temalar da hikayenin merkezinde yer alıyor.

Interstellar, izleyicilere sadece aksiyon dolu bir uzay macerası sunmakla kalmıyor. Aynı zamanda insanlığın varoluşunu ve geleceğini sorgulatan derin bir deneyim sunuyor. Nolan’ın yönetmenlik vizyonu ve güçlü oyunculuk performanslarıyla izleyicileri büyüleyen film, uzun süre aklınızdan çıkmayacak!

Blade Runner (Bıçak Sırtı) : IMDb:8

Bu film, 1982 yapımı kült film Blade Runner’ın devamı niteliğinde. Oyuncu kadrosu da hayal gibi bir uyuma sahip. Ryan Gosling ve Harrison Ford başrolleri paylaşırken Ana de Armas, Sylvia Hoeks, Robin Wright, Mackenzie Davis, Carla Juri, Lennie James, Dave Bautista ve Jared Leto gibi usta isimler de yardımcı rollerde karşımıza çıkıyorlar.

Gelecekte geçen bu film, Los Angeles Polis Departmanı’nda görev yapan Memur K’nin hikayesine odaklanıyor. K, toplumsal hayatı büyük bir kaosa sürükleyebilecek ve uzun zamandır saklı kalmış bir sırrı açığa çıkarmak zorundadır. Bir felaketin önüne geçebilmek için K’nin eski bir ödül avcısı olan Rick Deckard’ı bulması ve ondan bazı sorularına cevaplar alması gerekmektedir.

Blade Runner 2049, görsel açıdan etkileyici bir dünya ve derin bir hikaye sunarak izleyicilere unutulmaz bir deneyim yaşatıyor. Denis Villeneuve’un yönetmenlik becerisi, başarılı oyunculuk performansları ve atmosferik müzikleriyle film, izleyicileri içine çeken bir yolculuğa çıkarıyor. Film, yapay zekanın ve insan doğasının sorgulandığı derin temalarıyla düşündürürken, aynı zamanda görsel ve işitsel açıdan büyüleyici bir dünyayı seyirciyle buluşturmaktadır.

Inception (Başlangıç): IMDb:8,8

Yine bir Christopher Nolan eseri olan film, Leonardo DiCaprio, Marion Cotillard, Ellen Page, Joseph Gordon-Levitt, Tom Hardy ve Cillian Murphy gibi yıldızları aynı çatı altında bir araya getiriyor.

DiCaprio’nun canlandırdığı karakter, son derece yetenekli bir hırsız olan Cobb’dur. Cobb’un uzmanlık alanı, rüya anlarında savunmasız olan insanların bilinçaltındaki derin sırları ortaya çıkarmak ve bu sırları çalmaktır. Bu yetenek, Cobb’u kurumsal casusluk dünyasında aranan bir oyuncu haline getirir. Ancak bu durum onu uluslararası bir kaçak olarak yaşamaya zorlar ve bedel olarak sevdiği şeylerden vazgeçmek zorunda kalır.

Cobb, kurtuluşunu sağlayabilecek bir fırsatla karşı karşıya gelir. Bu sefer, soygun yerine, Cobb ve ekibi tam tersine bir görevle karşı karşıya kalır. Görevleri artık çalmak değil, insan zihnine fikir yerleştirmektir. Bu yeni görev, onları bilinmeyen ve tehlikeli sulara sürükler.

Inception, gerilim dolu bir hikayesi, karmaşık karakterleri ve görsel açıdan etkileyici sahneleriyle izleyicileri büyüleyen bir filmdir. Aynı zamanda düşlerin ve gerçekliğin sınırlarının bulanıklaştığı bir evrende geçerken, felsefi temaları ve zamanın algısıyla oynayan anlatımıyla akıllarda iz bırakan cinsten! Christopher Nolan’ın yönetmenlik becerisiyle birleşen büyüleyici oyunculuk performansları bir araya gelince ortaya tabi hayranlık uyandırıcı bir iş çıkmaz!

The Fifth Element (Beşinci Element): IMDb:7,6

Beşinci Element, Luc Besson tarafından yönetilen bir bilim kurgu film. Filmde, Bruce Willis, Milla Jovovich, Gary Oldman ve Ian Holm gibi ünlü oyuncular bir araya geliyor.

Hikaye, gelecekte geçmektedir. Evrende, kötü niyetli bir güç olan Büyük Kötü’nün dünyayı tehdit ettiği bir dönemde, Beşinci Element olarak bilinen gizemli bir varlık ortaya çıkar. Beşinci Element, dünyanın kurtuluşu için önemli bir role sahiptir. Bir taksi şoförü olan Korben Dallas (Bruce Willis), beklemediği bir şekilde Beşinci Element ile karşılaşır ve onunla birlikte Büyük Kötü’ye karşı mücadele etmek zorunda kalır.

Korben Dallas, Beşinci Element’in gücünü anlamaya ve onunla birlikte hareket ederek dünyayı kurtarmaya çalışır. Ancak karşısına çıkan engeller ve Büyük Kötü’nün tehlikeleri, mücadelesini zorlaştırır. Korben, Beşinci Element ile birlikte hayatta kalabilmek ve dünyayı kurtarabilmek için zorlu bir yolculuğa çıkar.

Film, görsel açıdan etkileyici bir evrene sahip olan ve birçok farklı türü bir araya getiren bir iş olarak dikkat çekiyor. Bilim kurgu, aksiyon, macera ve komedi unsurlarını başarıyla harmanlayarak izleyicilere eğlenceli bir deneyim sunuyor. Luc Besson’un yaratıcı yönetmenlik tarzıyla birleşen göz alıcı görsel efektler ve unutulmaz karakterler, Beşinci Element’i unutulmaz bir yapıt haline getirmiş.

“E.T. the Extra-Terrestrial” (E.T. Uzaylı): Steven Spielberg’in yönettiği bu kalp dokunuşu film, dünyaya düşen bir uzaylı ile onu koruyan bir çocuğun dostluğunu anlatıyor.

Bilim kurgu filmleri arasında ilk 10’da yer alır.

Star Wars (Yıldız Savaşları): IMDb:6,9

George Lucas tarafından yaratılan “Star Wars”, 1977 yılında yayınlanan ilk filmiyle bilim kurgu filmlerinin en iyilerinden olma özelliğini taşır. Bu serüven, izleyicileri kurgusal bir uzay galaksisine götürerek onları hayal gücünün sınırlarını zorlayan bir yolculuğa çıkarıyor.

“Star Wars” evreni, uzaylı ırkların ve onların emirlerini yerine getiren robotların yaşadığı geniş bir evrene sahiptir. Her bir serisi, yeni karakterlerin hikayeleri etrafında şekillenirken, bu evrende çeşitli güçler, mücadeleler ve maceralar yaşanır.

Bu eşsiz seri, destansı hikayesi, ikonik karakterleri ve etkileyici görsel efektleriyle sinema tarihinde unutulmaz bir yer edinmiştir. “Star Wars”, güçlü bir kahramanlık ve dostluk temasıyla izleyicilerin kalplerini kazanırken, aynı zamanda evrenin derinliklerinde gizemli güçlerin savaşını anlatır.

“Star Wars” evreni, hayal gücünün sınırlarını aşan bir maceraya davet ederken, izleyicilere unutulmaz bir deneyim sunar. George Lucas’ın yaratıcılığı ve sinematik vizyonu, bu evreni canlı ve etkileyici bir şekilde hayata geçirirken, izleyicileri büyülemeyi başarıyor.

Bilim kurgu filmleri arasında ilk 5’te yer alır.

Alien (Yaratık): IMDb: 8,5

Ridley Scott’ın filmografisinin ilk filmlerinden biri olan Alien, The Martian, Gladiator ve Thelma & Louise gibi döneme damgasını vurmuş filmlere imza atan yönetmenin unutulmaz yapıtları arasında yer alır. 1979 yılında sinema dünyasına bambaşka bir bilim kurgu deneyimiyle tanıştıran Alien, Ridley Scott’ın yönettiği bu ilk filmi olmasının yanı sıra en ikonik bilim kurgu filmlerinden biri olarak günümüzde bile önemini korumaktadır.

Film, bir mürettebatın bilinmeyen bir gezegene iniş yapmak zorunda kalmasıyla başlayan yaşam mücadelesine odaklanır. Uzay gemisi Nostromo, Dünya’ya geri dönüş yolunda seyir halindeyken beklenmedik bir yardım çağrısı alır. Şaşkınlık içinde olan gemi mürettebatı, bu çağrıya cevap vermek için gezegene inmeye karar verir.

Ancak, kısa sürede anlarlar ki bu çağrı aslında bir yardım çağrısı değil, bir uyarıdır. Mürettebat, bilinmeyen bir yaşam formuyla karşılaştıklarında olağanüstü bir deneyim ve ürkütücü bir macera ile karşı karşıya kalır.

Alien, Ridley Scott’ın yönetmenlik becerisi ve vizyonerliğiyle hayata geçen görsel açıdan etkileyici bir yapıttır. Film, gerilim dolu atmosferi, çarpıcı görsel efektleri ve yaratıcı tasarımlarıyla izleyicileri adeta içine çeker. Alien, bilim kurgu ve korku türlerini ustaca harmanlayarak sinema tarihinde unutulmaz bir yer edinmiştir.

Ridley Scott’ın Alien ile yarattığı bu korku dolu uzay macerası, bilim kurgu severleri sürükleyici bir yolculuğa çıkarırken, unutulmaz karakterleri ve gerilim dolu anlarıyla sinema dünyasında hâlâ güncelliğini korumaktadır.

Yasak Bölge 9: IMDb:7,9

2009 yılında vizyona giren Güney Afrika yapımı bir bilim kurgu-aksiyon-gerilim filmi, son hayatta kalan uzaylıların 1982 yılında Johannesburg’a inişini konu alır. Film, senarist ve yönetmen Neill Blomkamp tarafından kaleme alınmıştır ve Johannesburg şehrinde çekilmiştir.

Dünyaya gelen uzaylılar, MNU adlı bir araştırma ekibi tarafından incelenerek kendi teknolojileri hakkında bilgi edinilmeye çalışılır. Uzaylılar, ülke tarafından “9. Bölge” olarak adlandırılan bir mülteci kampına yerleştirilir. Ancak, mülteci kampının kontrolü zamanla zorlaşır ve tahliye kararı alınır. Bu süreçte kamp çalışanlarından Wikus van der Merwe, kimyasal bir silahın etkisiyle uzaylılara benzemeye başlar.

Wikus, MNU şirketinin hedefi haline gelir ve bir virüsün etkisiyle dönüşüm geçirmiş durumdadır. Ancak umut dolu bir iyileşme şansıyla birlikte uzaylılarla hareket etmeye başlar. Film, orijinal senaryosuyla bilim kurguya farklı bir soluk getirirken, oyuncu kadrosunda Sharlto Copley, Jason Cope ve David James gibi isimlere yer verir.

Bu Güney Afrika yapımı film, etkileyici bir bilim kurgu deneyimi sunarak izleyicileri etkisi altına alır. Neill Blomkamp’ın yönetmenlik becerisiyle birleşen özgün hikaye, uzaylılarla insanlar arasındaki ilişkiyi sorgularken, aksiyon ve gerilim dolu sahnelerle seyirciyi ekran başına kilitler. District 9, benzersiz atmosferi ve güçlü performanslarıyla bilim kurgu severler için unutulmaz bir deneyim sunar.

Her Şey Her Yerde Aynı Anda: IMDb:7,8

2022 yılında vizyona giren Her Şey Her Yerde Aynı Anda, aksiyon, komedi ve bilim kurgu türlerini harmanlayan dikkat çekici bir film olarak karşımıza çıkıyor. Daniel Kwan ve Daniel Scheinert ikilisinin yönetmenliğini ve senaristliğini üstlendiği film, çoklu evrenler temasıyla izleyicileri hem görsel hem de zihinsel olarak etkilemeyi başarıyor. Michelle Yeoh, Ke Huy Quan, Stephanie Hsu, Jenny Slate ve James Hong gibi yetenekli oyuncular filmde yer alıyor.

Her Şey Her Yerde Aynı Anda, iç içe geçmiş paralel evrenlerle dolu özgün bir hikâyeye sahiptir ve bu özellik izleyicilere sıra dışı bir deneyim sunar. Filmin kurgusu ve oyuncuların performansları, keyifli bir seyir deneyimi sunarken aynı zamanda izleyicileri şaşırtır. Filmde, yıllar önce kocasıyla Çin’den Amerika’ya göç eden ve sıradan bir hayat süren Evelyn’in, yaşayabileceği alternatif hayatları ve çoklu evrenleri keşfetmesi anlatılır. Evelyn, kendisinin bu evrenleri kurtarabileceğini öğrendiğinde sıradışı bir maceraya atılır.

Bilim kurgu filmleri arasında Her Şey Her Yerde Aynı Anda, sıradışı konusuyla ve eşsiz atmosferiyle izleyicileri kendine çeken bir film olarak öne çıkar. Daniel Kwan ve Daniel Scheinert’in yönetmenlik becerisi, filmi büyüleyici bir görsel şölene dönüştürürken, oyuncuların performansları da hikâyeye güç katmaktadır. Bu yapıt, alternatif evrenlerin keşfi ve kahramanlık temasıyla izleyicilere farklı bir deneyim sunmaktadır.

The Terminator (Terminatör: Yok Edici): IMDb:8,1

James Cameron’un yönetmenliğini üstlendiği ve Arnold Schwarzenegger, Linda Hamilton ve Michael Biehn’ın başrollerini paylaştığı The Terminator, zaman içinde önemli bir sembol haline gelen bir film olarak karşımıza çıkıyor. Film, 2029 yılına odaklanarak post-apokaliptik bir dünyayı konu almaktadır. Dünya artık robotlar tarafından kontrol edilmekte ve bir grup insan direnişçi, bu robotlara karşı yaşam savaşı verir.

Makineler, sınırsız güçlerini istedikleri gibi kullanmakta ve daha da güçlenmek için yeni arayışlar içindedir. Bu nedenle akıllıca bir plan yaparak geçmişi değiştirmeye karar verirler. Makineler, geleceği kendi istedikleri doğrultuda şekillendirerek kontrol altına alma amacı güderler. Bu amaçla, insan direnişinin önemli liderlerinden Sarah Connor’ı öldürmek üzere tasarlanmış Terminatör adlı bir android, geçmişe gönderilir. Terminatör’ün hedefi, Sarah’yı öldürmek ve gelecekte insanlığın direniş lideri olacak olan oğlu John’un doğmasını engellemektir.

The Terminator, unutulmaz bir bilim kurgu deneyimi sunan ve James Cameron’ın yönetmenlik becerisiyle hayat bulan bir yapıttır. Film, gerilim dolu hikayesi ve etkileyici görsel efektleriyle izleyicileri kendine çeker. Terminatör’ün insanlık için ne kadar büyük bir tehdit olduğunu ve Sarah Connor’ın mücadelesini anlatırken, aynı zamanda geleceğin nasıl değişebileceği üzerine düşündürür.

The Terminator, bilim kurgu filmleri arasında ikonik karakterleri ve unutulmaz sahneleriyle sinema tarihinde önemli bir yere sahiptir. Arnold Schwarzenegger’ın unutulmaz performansı ve filmdeki atmosfer, izleyicileri soluksuz bir aksiyon yolculuğuna çıkarırken, hikayenin derinliği ve temaları da düşündürür.

Twelve Monkeys (12 Maymun): IMDb:8,0

Bilim kurgu filmleri arasında en çok izlenen film, “Cassandra Kompleksi”ni merkezine alan bir hikâyeye odaklanıyor ve geleceği görmekle ilgili acı veren bir deneyim olduğunu vurguluyor.

Filmde, dünya genelinde yayılan bir virüsün beş milyar insanın ölümüne sebep olduğu bir ortamda geçer. 2035 yılında, dünyanın sadece %1’inin hayatta kaldığı bu post-apokaliptik dünyada, insanlar virüsten korunmak için yer altında yaşamaya başlar. Virüsün etkilerini ortadan kaldırmak için bir çözüm arayan insanlar, bir zaman makinesi yaparlar.

İlk test sürüşünü yapması için eski bir mahkum olan James Cole seçilir. James, kendisini yedi yıl geriye gönderilmiş olarak bulur ve bir akıl hastanesinde kendisini bulur. Gelecekten geldiğini ve insanları nelerin beklediğini anlattığında, gerçek bir akıl hastası olarak kabul edilir.

Twelve Monkeys, Chris Marker’ın La Jetée filminin etkileyici bir uyarlaması olarak karşımıza çıkıyor. Terry Gilliam’ın yönetmenlik vizyonuyla şekillenen film, sürükleyici bir distopya atmosferi ve karmaşık bir zaman yolculuğu tematik içeriğiyle dikkat çekiyor. Brad Pitt, Bruce Willis ve Madeleine Stowe’nun etkileyici performanslarıyla desteklenen film, izleyicilere zihin karıştıran bir deneyim sunuyor.

Size bu yazımızda en iyi bilim kurgu filmlerini yazdık. Bize önereceğiniz bu listenin dışında olan, izleyip çok beğendiğiniz filmler varsa yorumlara bekleriz! 😊

İlginizi çekebilir: ”Bu Yaz Aşkı Bulacak Mısın?

Bildir

Ne düşünüyorsunuz?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GİPHY Uygulama Anahtarı ayarlanmadı. Lütfen ayarlar değerini kontrol edin

Berfu Şahin tarafından yazıldı

Gezgin, meraklı, yazar çizer

En İtici Ünlü

2023 Yılında En İtici Ünlü Sence Hangisiydi?

Atatürk Filmleri

Atatürk Filmleri ve Belgeselleri